Akyurt Bayan Masör – Mutlu Son
Akyurt Bayan Masör – Mutlu Son
Akyurt Bayan Masör Uzatıp eteğimi kafama dek kaldıracak, inatla kilitli tuttuğum bacaklarımı açığa çıkaracak kadar da başarılı oldu fakat ana yola egemen olmak için uygun konumda durma‐ larını sağlayamadı. Hem yeleğinin, bununla beraber pantolonunun düğmeleri çözülmüştü, öfke içinde çırpınıyordu ve benimse yatarken hissettiğim tek şey yalnızca gövdesinin üzerimdeki ağırlığıydı. O sırada birdenbire durdu ve nefes nefese, yorgunluktan ölmüş bir şekilde küfrederek ayağa kalktı. Savunmalarım esnasında ona bağırdığım “yaşlı ve çirkin!” sözlerini yine ederek bana küfrediyordu. Sonradan anladığıma nazaran bu vahşi adam üzerime saldırdığı sırada sabırsızlığıyla şehvetin kızgın-lığıyla doruğa ulaşmış ve sonuna dek götürmeye gücü olmadığından bacaklarımın ve giysilerimin üzerine boşalmıştı. Sonlanmış olduğinde, hoşnutsuz bir sesle ayağa kalkmamı buyurdu ve bir daha beni görmek istemediğini söyledi. Yaşlı fahişe dolandıracak başka bir ahmak arayabilirdi. Tekrar Londra’ya düşmüş taşralının sahte iffet numarasına asla kanmayacaktı. Bekâretimi köyde bir kazmayla yitirdiğimi, şehre de kaymağı alınmış sütümden kurtulmak için geldiğimi düşünüyordu. İşte bu şekilde bir hakaret yağmuru yağıyordu üzerime. Bense tamamıı, hiçbir sevdalı kadının aşk ilanlarını dinleyemeye-ceği kadar büyük bir memnunlukla dinliyordum.
Akyurt Bayan Masör – Mutlu Son
Akyurt Bayan Masör Ona karşı eksiksiz nefret ve düşmanlığıma yenileri eklenmiyordu, bu hakaretlere o iğrenç sarılışların yinelenmeyeceği garantisi olarak bakıyordum yalnızca. Bayan Brown’ın amacı apaçık ortaya çıktığı biçimde bu gerçeği kendime itiraf edecek ne yüreğim, ne de gücüm kalmamıştı. O cadıya duyduğum itimat değişmiyordu hem gövdemi, bununla birlikte ruhumu tamamen onun hizmetçisi olarak görüyordum. Kim bilir hakkındaki iyi görüşlerimi sürdürerek kendimi aldatmayı veya kapı dışarı edilip sokaklarda beş parasız, kimsesiz açlığa ter-kedilmeden önce bana yapabileceği en büyük fenalüğü beklemeyi tercih ediyordum. Budalalığımın asıl nedeni işte bu bilinçaltıma yerleşmiş büyük korkulardı. Bu fikir karmaşası içinde gözlerim yaşlarla dopdolu, boynum hala çıplak, kepim boğuşma esnasında düşmüş, saçlarım tahmin edebileceğiniz gibi darmadağın, dalgın dalgın ateşin başlangıcında otururken beni izleyen o yaşlı aldönemin iştahı yine kabarmaya başlamıştı. Gaslınün önündeki gençlik ve tazelik bana karşı koymasını güçleştiriyordu. Kısa bir suskunluktan sonrasında, büyük bir güçle yumuşattığı sesiyle bayanım dönmeden kavgayı kesip her şeyin düzelmesini sağlayıp, sağlayamayacağımı sordu. Bana karşı duygularını tekrar canlandıracaktı.
Son yorumlar